Frengi (Sifiliz) Nedir, Nasıl Bulaşır, Nasıl Tedavi Edilir?
Frengi Nasıl Bir Hastalıktır?
Not: Bu hastalık için Ürolojiden randevu alınız.
Tedavi edilmezse ciddi sorunlara neden olabilecek bir hastalıktır.
Frengi (Sifiliz) cinsel yolla bulaşan hastalıklardan olup, hastalığa Treponema pallidum adı verilen mikroorganizma neden olmaktadır.
Sifiliz nasıl bulaşır?
Hastalığın ana bulaşma yolu cinsel ilişkidir. Hasta insandan sağlıklıya geçer. Genital bölgeyle temas sonucu vücuttaki yaradan mikrop bulaşır. Anal ile oral seks bu hastalığın bulaşmasında önemli faktörlerdir. Ayrıca öpüşmekle de bu hastalığın bulaştığı görülmüştür.
Yine anneden bebeğe bulaşma ihtimali oldukça yüksektir. Frengi hastası olan hamile kadından doğmamış bebeğe geçen mikrop, bebeğin ölü doğmasına neden olabilir. Ayrıca ölü doğmayan bebekler de erken doğum nedeniyle hayatlarını kaybedebilirler. Çok nadir de olsa hastalığın başka bulaşma yolları da vardır. Sifilizli kişinin kanının başka bir kişinin yarasıyla teması sonucu hastalık bulaşabilir. Fakat bu düşük bir ihtimaldir.7
Frenginin belirtileri nelerdir?
Frengi yarasına tıp literatüründe şankr denir. Hastalığın ilk evresi olan primer sifilizde yarayı görmek mümkündür. Genellikle düzgün sınırlı, yuvarlak ve ağrısız yaralardır. Hastalığın ikinci evresi olan sekonder sifilizde de cilt kızarıklıkları, lenf düğümlerinde şişme ve ateş gibi sistemik semptomlar görülür. Ancak çok şiddetli semptomlar değildir. Hastalığın sessiz kaldığı bir dönem olabilir. Bu döneme latent period diyoruz. Hiçbir bulgu veya semptom yoktur. Son evre olan tersiyer sifiliz ilk bulaşmadan yıllar sonra ortaya çıkabilir. Bu evre hastalığın varlığında ölüme kadar gidebilecek ciddi sağlık sorunları ortaya çıkar. Kalp, beyin, gözler, sinir sistemi ile diğer tüm organlar etkilenebilir.
Hastalığı 4 evrede inceleyelim.
1. Evrede (Primer Sifiliz)
Bakteri kan yoluyla vücuda yayılır. Yaklaşık 2 i la 3 hafta sonra mikrop nerde vücuda girdiyse orada ıslak, kırmızı, etrafı belirgin fakat ağrı yapmayan çıban şeklinde yaralar oluşur. Vajinada, genital bölgede, ağız ve dudakta oluşabilen bu yaralar oluştuktan 2 ila 3 hafta sonra geçerler.
2. Evrede (Sekonder Sifiliz)
Sifilizin ikinci devresi cilt döküntüleri ile karakterizedir. Bu dönemde göğüste ya da kol ve bacaklarda başlayan kaşıntısız döküntüler cilde yayılmakta, bu şekilde el ve ayak içleri, makad koyu kırmızı bir renk almaktadır. Hastalık başladıktan hemen hemen 2 ay sonra girilen bu dönem, 3. veya 4. yıla kadar sürebilmektedir. Vulva (kadınlarda dış genital alan) ya da skrotum (erkeklerde torbalar) alanlarında geniş, yayvan, beyazımtırak, siğil benzeri lezyonlar görülebilir ki bu lezyonlara “Condyloma Latum” (Kondiloma Latum) adı verilir. Yorgunluk, baş ve eklem ağrıları görülebilir. Kilo kaybı ve iştahsızlık vardır. Kaşların ve saçların dökülmesi belirginleşebilir.
Latent evre dediğimiz dönemde hastalığın belirtileri olmasa, yapılan testler sonucu hastalığın pozitif olduğu görülür ve bulaşıcıdır. Bir çok organı etkileyen bu mikrop halen vücutta olduğundan bu dönem 5-10 yıl kadar sürebilir.
Geç sifiliz (Tersiyer Sifiliz) dediğimiz son evredeyse İhmal edilen veya kesin tanısı konulamayan olgularda hastalık başladıktan 1-25 yıl sonra üçüncü evre başlamaktadır. Bu evre 50 yıl sonra dahi başlayabilir. Sifilisin bu döneminde kılcaldamarların hasarına neden olarak “gom” adı verilen yumuşak şişliklerin oluşması tipiktir. Gomlar iskelet sistemi de dâhil olmak üzere vücudun hemen hemen her yerinde ortaya çıkabilir. Hastalarda sinir hasarına bağlı menenjit, şiddetli ağrılar, felç ve ölüm gelişebilir.
3.LATENT EVRE(GİZLİ DÖNEMDEKİ SİFİLİZ)
Hastalığın belirtileri olmasa da, yapılan testler sonunda hastalığın pozitif olduğu görülür ve bulaşıcıdır. Bu dönem erken ve geç latent dönem olarak ikiye ayrılır. Bir çok organı etkileyen bu mikrop hala vücutta olduğundan bu dönem 5 ila 10 yıl kadar sürebilir. Erken ve geç gizli dönemin ayrılması hastalığın bulaşıcılığı tedavi için önemlidir.
4. ÜÇÜNCÜ EVRE FRENGİ(TERSİYER SİFİLİZ)
Enfeksiyonun en son aşamasında ortaya çıkan bu evrede sifiliz (frengi) sonucu oluşan rahatsızlıklar ortaya çıkar. Bakteriler kemiklerde, sinir dokularında, ciltte, karaciğerde, kalpte, arterlerde çoğalmaya başlar. Vücuda yavaş yavaş hasar verir. Hastada ölümle sonuçlanabilecek çok ciddi hastalıklara yol açar.
Frengiden korunmak için neler yapılmalıdır?
Prezervatif kullanımı ile tek eşlilik bütün cinsel yola bulaşan hastalıkların önlenmesinde alınacak en önemli tedbirdir. Bu şekilde hastalığa yakalanma riskinizi azaltmış olursunuz. İki eşin tedbir amaçlı incelenmesi hastalığın oluşması ihtimalini ortadan kaldırır. Çok eşli cinsel yaşam sürmek, hastalığın bulaşma riskini oldukça arttırır. Tek eşli cinsel hayat sürmeniz sağlığınız için gereklidir. Kan nakli gerekiyorsa, kanda gerekli testlerin yapılıp yapılmadığına bakılmalıdır. Ayrıca hamile kişilerin düzenli sağlık kontrollerinden geçmesi gerekmektedir.
Cinsel hastalıklardan korunmayı sağladığı düşünülen yanlış de bilgiler vardır. Örneğin prezervatif kullanmanın yüzde yüz koruma sağladığı yanlıştır. Hastalık başka yerden veya genital sekresyonlarla da bulaşabilir. İlişki sonrası yıkanmak veya tuvalete gitmek de hastalıktan korumaz. Biseksüel ilişkiden kaçınmak gerekir. Ayrıca anal ile oral seks de hastalığın bulaşma riskini çok fazla artırır.